6 Haziran 2009 Cumartesi

Ah Be Prison Break Kurtlar Vadisi Kadar Olamadın....

Son yıllarda dizi izlemek gibi bir vakit israfı yapmıyordum,ta ki bir arkadaşımın ballandıra ballandıra prison break anlatmasına kadar.ki o zaman bile izlemeyecektim…ilk bölümünü; ‘ne varmış şu dizide yau’ küçümsemesiyle izlemeye başlamıştım…ilk bölümü izlemek bu diziye kendini teslim etmen anlamına geliyormuş…ikinci bölümü birinciyi izledikten hemen sonra izledim….üç dört beş derken üçüncü gün ilk sezon bitmişti…sonra ikinci sezon…sonra üçüncü sezon….bir haftada üç sezonu devirmiş,dördüncü sezon ne zaman çıkacak acaba diye sabırsızlanmaya bile başlamıştım…söylentiler altı sezon olacağı yönündeydi,bende dua ediyordum umarım altı sezon olur diye….ama istediğim gibi olmadı…dördüncü sezonda bitirdiler bu mükemmel diziyi…ilk üç sezon elimde olduğu için izlemek çok güzeldi ama dördüncü sezonda öyle bir durum olmadı….haftalık takip etmek gibi bir işkenceye maruz kaldım...işkence demek aslında biraz haksızlık olur,onunda kendine göre bir keyfi var…önce internete düşecek,sonra alt yazıyı bekleyeceksin….alır almaz izleyeceksin.biraz bekletince bir tadı kalmıyordu sanki…velhasılı,adamlar hakikaten bu işi yapıyorlar,dizi başından sonuna kadar akıl dolu,kurgu mükemmel,ilk sezonda gördüğün bazı şeyler üçüncü sezonda karşına çıkıyor,ikinci sezonda olan bir olayın devamı ne oldu derken dördüncü sezonda cevabını veriyorlar…öyle ki dizi için iki ayrı final bölümü hazırlamışlar….bunu duyduktan sonra pes diyorsun…kimse kusura bakmasın bizim dizilerin yüzde doksanı hatta daha fazlası ucuz,basit ve beş para etmez…bu küçümsememe tepki gösterenlere hep sorarım hangi dizimizin çekimine başlamadan önce finali bellidir….söyleyebilir misiniz beş tane dizi….hayır…tek bildiğim ikinci bahar…başka da bilmem….dizilerimizin hepsi oyuncu değişikliğiyle birlikte senaryo değişimine gider….bir dizide olmayacak türde insan bolluğu yaşanır…sen kafanda bir son belirleyemezsin… bizimkileri eleştirmeye kalkarsak bunun sonu gelmez…boş verelim en iyisi…dizime döneyim.birinci finali izledikten sonra adeta yıkıldım,bu dizi bu şekilde bitmemeliydi diye üzüldüm ama ikinci final olduğunu duyduğumda iyi ki çekmişler ilki çok koymuştu dedim ama ikinci final daha çok koydu…ne yalan söyleyeyim gözlerimden birkaç damla yaşta akmadı değil hani…

2 yorum:

Emre KORLU dedi ki...

o dizinin hayranıyım..ben bu müthiş dizi ile cnbc e sayesinde tanışmıştım..perşembe günlerini iple çeker olmuştum..son derce mükkemmel bir yapıt..
türk yapımı dizilerine sıra gelince sadece elveda rumeli ve kurtlar vadisini izliyorum..:)ama hiç biri prison break ve sıx feed under ın yerini tutmuyor..
sıx feed under ı izledin mi bilmiyorum ama izlemeni şiddetle tavsiye ediyorum..
yüreğine çok iyi bak..

TAVAN ARASI dedi ki...

merhaba gayyor;
türk dizilerinden şuan takip ettiğim tek dizi avrupa yakası,sitkom olduğu için onada tam anlamıyla dizi denmez heralde... :)
yazının içinde kurtlar vadisine özellikle değinmedim ama dolaylı yollardan eleştirilerimi belirttim;kurtlar vadisini
prison break ile kıyaslamam ama karşılaştıracak olursak sanırım kurtlar vadisinin önde olduğu konu çok azdır....o da alaturka yönleridir...bilmiorum ama bi türlü ısınamadım bu diziye...napiim elimde değil...o yüzden kızma lütfen...
bu arada six feed under'ı hiç izlemedim ama prison break maceram gibi onunda ilk bölümüne şöyle bir göz attıktan sonra bağımlısı olurum heralde....
umarım prison break'in boşluğunu doldurur....
teşekkürler,sevgiyle kal....

Geceye not

 Uykusuz bir gece daha Kafamın içindeki sesleri susturamıyorum Martıların çığlıklarına karışıyor içimdeki gürültü Düşünceleri sıraya dizmeye...